13.12.2010 / Bülent Çakar
Yayımlanma Tarihi : 13.12.2010 Bülent ÇAKAR YMM YENİ “AF YASASI” TASARISINDA İŞLETMEDE MEVCUT ANCAK KAYITLARDA YER ALMAYAN EMTİA, MAKİNE, TEÇHİZAT VE DEMİRBAŞLARIN KAYITLARA ALINMASININ SONUÇLARI Halen TBMM’de bulunan yasa tasarısının 10’ncu maddesinde işletmelerde mevcut olmasına rağmen kayıtlara yansıtılmamış emtia, makine, teçhizat ve demirbaşların kayıtlara intikal ettirilmesini sağlayacak düzenlemeler yapılmıştır. Emtia, makine, teçhizat ve demirbaş rayiç bedelleri ile deftere kaydedilecektir Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri işletmelerinde mevcut olduğu halde kayıtlarında yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşları rayiç bedeliyle, vergi dairelerine bir envanter listesi bildirmek suretiyle defterlerine kaydedeceklerdir. Rayiç bedel kendilerince veya bağlı bulundukları meslek kuruluşlarınca tespit edilebilecektir. Emtia için ayrı, makine, teçhizat ve demirbaş için ayrı karşılık hesabı açılacaktır Emtia için ayrılan karşılık, ortaklara dağıtılması veya işletmenin tasfiyesi halinde sermayenin bir unsuru sayıldığı için vergilendirilmeyecektir. Makine, teçhizat ve demirbaşlar için ayrılan karşılıklar ise birikmiş amortisman olarak kabul edilmiştir. Envantere dahil edilen bu kıymetler üzerinden ayrıca amortisman ayrılmayacaktır. Beyan edilen kıymetler üzerinden KDV hesaplanacaktır Beyan edilen emtia, makine, teçhizat ve demirbaş üzerinden genel orana tabi ise % 10, indirimli orana tabi ise bu oranın yarısı kadar KDV hesaplanacaktır. Hesaplanan KDV ayrı bir beyanname ile sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenecektir. Makine, teçhizat ve demirbaşlar üzerinden ödenen KDV hesaplanan KDV’den indirilemeyecektir. Emtia üzerinden hesaplanan KDV ise genel esaslara göre indirilebilecektir. Bu kıymetler için KDV Kanununun 9’ncu maddesinin 2 numaralı fıkrası uygulanmayacaktır. Yani belgesiz mal bulunduran mükelleften sorumlu sıfatıyla malın tabi olduğu oranda KDV cezalı olarak tarh edilmeyecektir. Bu kıymetlerin satılması halinde satış bedeli bunların deftere kaydedilen değerinden düşük olamayacaktır Beyan edilen bu kıymetlerin satılması halinde satış bedelinin deftere kaydedilen değerinden düşük olmaması, diğer bir deyişle satış zararının kanunen kabul edilmeyen gider yazılması, KDV matrahının da deftere kaydedildiği değer olarak dikkate alınması gerekmektedir. Makine, teçhizat ve demirbaşların kayıtlara alınması hususundaki düzenleme teşvik edici olmaktan uzaktır Görüldüğü üzere emtianın satılması halinde aktife kaydedilen rayiç bedel maliyet olarak dikkate alınabilecektir. Emtia için pasifte ayrılan karşılık sermaye sayıldığı için satış karını etkilemeyecektir. Dolayısıyla işletmede mevcut emtia stoklarının kayıtlara alınması mükellefler için bir yük getirmemektedir. Ancak makine, teçhizat ve demirbaş için pasifte ayrılan karşılık birikmiş amortisman olarak dikkate alınacağı ve bu kıymetler için ayrıca amortisman hesaplanamayacağı için, satış karının hesabında maliyet sıfır olacak ve satış bedelinin tamamı kar olacaktır. Bu yöndeki düzenleme 2003 yılında çıkarılan ve benzer hükümleri içeren 4811 sayılı Vergi Barışı Kanununda da yer almaktaydı. Ancak 1998 yılında aynı konuda düzenleme yapan 4369 sayılı Kanun’a ilişkin 1 seri no.lu Genel Tebliğinde faturasız mal beyanı ile ilgili olarak “Geçici 48. madde hükmüne göre kayıtsız stok bildiren mükellefler bu mallarını satmaları halinde, defterlere kaydedilecek satış bedeli kayıtlı değerinden düşük olamayacaktır. Gerçek satış bedelinin kayda alınanbedelden düşük olması halinde, kazancın tespitinde kayıtlı bedel dikkate alınacaktır. Ancak amortismana tabi bir iktisadi kıymetin satılması halinde birikmiş amortismanlar daha önce gider yazılmamış olduğundan mali karın tespitinde dikkate alınmayacaktır.” Hükmü yer almaktaydı. Görüldüğü üzere geçmişte aynı hususta iki ayrı düzenleme yapılmıştır. Yeni tasarıda, daha önce gider yazılmamış olan birikmiş amortismanların mali kârın tespitinde dikkate alınmaması yönünde bir düzenleme yapılmasının uygulamayı teşvik edeceğini düşünüyoruz. Aksi durumda, uzun yıllar sonra bu kıymetlerin satılması halinde bile satış bedeli olarak deftere kaydedildikleri rayiç bedelin dikkate alınması ve bunun üzerinden gelir veya kurumlar vergisi alınması söz konusu olacaktır ki, bu durum mükellefler için ağır bir vergi yükü getirecektir. Emtianın kayıtlara alınması ile diğer kıymetlerin kayıtlara alınması arasındaki bu farklılık, diğer kıymetlerin rayiç bedellerinin maliyet olarak dikkate alındığı takdirde, kazancın aşınmasına yönelik muvazaalı işlemlerin ortaya çıkabileceği kaygısından kaynaklanmış olabilir. Beyan edilen bu kıymetler üzerinden sorumlu sıfatıyla ödenecek KDV açısından da makine teçhizat ve demirbaşlar aleyhine bir düzenleme yapılmış ve bu KDV’nin mükellefin hesaplanan KDV’sinden indirilemeyeceği belirtilmiştir. 4811 sayılı Vergi Barışı Yasasının uygulamasında olduğu gibi indirimi mümkün olmayan bu KDV’nin gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının belirlenmesinde gider olarak dikkate alınması mümkündür. KDV Kanununun 9’ncu maddesi uyarınca cezalı KDV tarh edilmesi durumunda, bu KDV’nin indiriminin mümkün olduğu ve cezanın da uzlaşma kapsamında indirilebileceği düşünüldüğünde, makine, teçhizat ve demirbaşlar için bu uygulamadan yararlanmak mükellefler için pek cazip görünmemektedir.