30.11.2010 / Bülent Çakar
Yayımlanma Tarihi : 30.11.2010 VERGİ İNCELEMESİNDE YENİ DÖNEM 2011 YILINDA BAŞLIYOR 01.08.2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “6009 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile mevzuatımızda yer alan vergi incelemesi hükümlerinde çok önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler 1.1.2011 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacaktır. Türkiye’deki beyannameli mükellef sayısının, 2010 yılı Ekim ayı itibariyle kurumlar vergisinde 650.883, gelir vergisinde 1.700.746 olduğu düşünülürse bu değişiklikler çok büyük bir kitleyi ilgilendirmektedir. Vergi incelemesi sürecindeki uygulamalar mükellef hukuku açısından çok önemlidir. Bugüne dek mükellef hukukunun ülkemizde henüz gelişmemiş olması nedeniyle “idare merkezci” bir anlayışla yürüyen bu süreç, 2011 yılından itibaren yasa hükmünde yapılan bazı ayrıntılı düzenlemeler ve buna uygun olarak çıkarılacak yönetmeliklerle yürütülecektir. 6009 sayılı yasa ile vergi incelemesi sisteminde yapılan önemli değişiklikler ve bunlara ilişkin değerlendirmelerimiz şöyledir: Tam İncelemeler Bir Yıldan, Sınırlı İncelemeler Altı Aydan Uzun Sürmeyecektir Yasanın getirdiği en önemli yeniliklerden birisi de tam incelemelerin bir yıl, sınırlı incelemelerin altı ay içinde bitirilmek zorunda olmasıdır. Tam inceleme, sınırlı inceleme kavramları yayınlanacak yönetmeliklerle açıklanacaktır. Ancak bugün kullanılan anlamlarıyla, tam inceleme; herhangi bir vergi türü için bir dönemin tüm işlemlerini incelemek, sınırlı inceleme için ise yine herhangi bir vergi türü için bazı işlemleri incelemektir. Bu süreler içinde incelemenin bitirilememesi halinde inceleme elemanı tarafından ek süre talep edilebilecektir. Bu talep vergi incelemesine yetkili olanların bağlı olduğu birim tarafından değerlendirilecek ve altı ayı geçmemek üzere ek süre verilebilecektir. Bu durumda, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların bağlı olduğu birim tarafından incelemenin bitirilememe nedenleri yazılı olarak nezdinde inceleme yapılana bildirilecektir. Şu an itibariyle özellikle büyük şehirlerdeki vergi denetmenlerinin her birinin üzerinde en az 30-40 inceleme dosyası bulunmaktadır. Yapılan açıklamalara göre önümüzdeki günlerde 1500 yeni vergi denetim elemanı istihdam edilecektir. Buna rağmen bu dosyaların yasada belirtilen sürelerde tamamlanması pek mümkün görünmemektedir. Mevcut dosyaların eritilmesi bir yana, yeni dosyaların yığılmasını engelleme için incelemeye sevk sürecinde de esaslı değişiklikler yapılması ve bazı hususların basit bir prosedüre bağlı olarak vergi dairelerinin bünyesinde sonuçlandırılması gerekir. Bunların arasında yasal defter ve belgeler üzerinden tespit edilmesi gereken konular var ise bu tespitler için yeminli mali müşavirler etkin olarak sisteme dahil edilebilir. Temennimiz bundan sonra incelemelerin yasada öngörülen sürelerde bitirilmesi ve ek sürelerin otomatik bir gerekçeye bağlanarak fiilen asıl süre haline gelmemesidir. Ayrıca bundan sonra İdarenin mükellefe bildirdiği süre uzatımındaki makul olmayan gerekçelerin de mükellefler tarafından yargıya götürülebileceğini düşünüyoruz. Vergi İnceleme Raporunun İşleme Konulması İçin Son Söz Rapor Değerlendirme Komisyonlarında Olacaktır Öteden beri inceleme birimlerinin bünyesinde bulunan rapor okuma komisyonları bu yasa ile daha güçlü bir dayanağa kavuşmuştur. “Rapor Değerlendirme Komisyonu” nun onay vermediği bir rapor işleme konulamayacaktır. İnceleme elemanı ile rapor değerlendirme komisyonları arasında anlaşmazlık olması halinde rapor Bakanlık veya Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde kurulacak “Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonu” na gidecektir. Ayrıca belli tutarları aşan raporlar da merkezi rapor değerlendirme komisyonlarında değerlendirilecektir. Ayrıca VUK’nun 359’ncu maddesindeki fiiller için inceleme elemanları tarafından yazılarak Savcılığa gönderilen vergi suçu raporları için de rapor değerlendirme komisyonlarından mutalaa alınması ve raporun bu mutalaa ile gönderilmesi gerekecektir. Bu komisyonların yasal dayanağa oturtularak güçlendirilmesini olumlu karşılıyoruz. Bugüne kadar gözlenen uygulamada mükellefler, inceleme elemanı ile yargı süreci arasında sıkışıp kalıyorlardı, bundan sonraki uygulamanın, bu ikisinin arasında daha güçlü bir şekilde konumlandırılacak rapor değerlendirme komisyonlarının bir nevi “ön mahkeme” gibi çalışarak hem incelemelerin verimliliğini artırması hem de yargının yükünü hafifletmesini diliyor ve umuyoruz. VUK’nun 140’ncı maddesinde yapılan bu değişikliklere ilişkin olarak, vergi incelemelerinde uyulacak diğer usul ve esaslar, komisyonların teşekkülü ile çalışma usul ve esasları ve Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonu tarafından doğrudan değerlendirmeye tabi tutulacak vergi inceleme raporlarının tutarları, Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulunun önerisi üzerine Maliye Bakanlığınca çıkarılan yönetmeliklerle belirlenecektir. Maliye Bakanı veya Müsteşarının Başkanlığını Yapacağı Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu Kurulacaktır 6009 sayılı Kanun ile 178 sayılı Maliye Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen 33/B maddesi gereği “Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu” oluşturulacaktır. Kurulun diğer görevlerinin yanında en önemli görevi Bakanlığın vergi inceleme ve denetim birimlerinin uygulayacağı “Yıllık Vergi İnceleme ve Denetim Planı”nı hazırlamak ve uygulamayı izlemek olacaktır. Mükellefler Yıllık İş Hacimleri, Aktif ve Özsermaye Büyüklükleri Dikkate Alınarak Belli Sürelerde İncelemeye Alınacaktır “Yıllık Vergi İnceleme ve Denetim Planı”nda Gelir İdaresi Başkanlığı risk analiz sistemi üzerinden yapılan analizler de dikkate alınarak incelemeye tabi tutulacak sektörler ile mükellefler ve vergi incelemesi ve denetiminin uygulanması ve izlenmesine ilişkin diğer hususlar gerekçeleriyle birlikte belirlenecek ve Plan Bakanın onayı ile yürürlüğe girecektir. Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından yapılacak tam ve sınırlı vergi incelemelerinin kapsamı, vergi incelemesine tabi tutulma bakımından birinci sınıf tüccarların yıllık iş hacimleri, aktif ve öz sermaye büyüklükleri esas alınarak gruplara ayrılması ve yapılacak bu gruplamaya bağlı olarak vergi incelemesine alınma bakımından asgari süreler getirilmesi ile bu hususlara dair diğer usul ve esaslar, Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulunun önerisi üzerine Maliye Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenecektir. Sonuç 50 yıldan beri Vergi Usul Kanununun 134-141 maddelerinde yer alan vergi incelemesi hükümlerinde, son yıllarda ülkemizde mükellef hukukundaki olumlu gelişmelere paralel olarak 6009 sayılı yasa ile bazı değişiklikler yapılmıştır. Getirilen yenilikler genel olarak mükelleflerin lehinedir. Bu yeniliklerin yanında, vergi inceleme elemanlarının performansının ölçülmesi ve çıkan sonuçların terfi, tayin ve diğer ödüllendirme kararlarında dikkate alınması incelemelerin verimliliğini artıracaktır. Bülent ÇAKAR YMM 30.11.2010