19.1.2009 / Ahmet Özpınar
Yayımlanma Tarihi : 19.01.2009
Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşleri I. Giriş Vergilendirme de dönemsellik ilkesi vergi sistemimizin temel ilkelerinden birini oluşturmaktadır. Dönem olarak yıl yada takvim yılı esas alınır. Bu durum, hem gelir vergisi hem de kurumlar vergisi açısından aynıdır. Gelir Vergisi Kanunu�nun 1 inci maddesinde yıllık olma ilkesi "gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır" şeklinde ifade edilmiştir. Aynı şekilde Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ıncı maddesinde kurumlar vergisinin, bir hesap dönemi içinde elde edilen safi kurum kazancı üzerinden hesaplandığı belirtilmiştir. Bu ilke V.U.K. nun 174 üncü maddesinde de yenilenmiş olup, vergi döneminin normal koşullarda takvim yılı olduğu ancak, 12�şer aylık özel hesap dönemlerinin de tayin edilebileceği de gösterilmiştir Yıllara yaygın inşaat ve onarma işleri taşıdığı nitelik itibariyle bu genel hükümler dışında ayrı bir vergilendirme rejimine tabi tutulmuştur. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu�nun 42, 43, 44. maddeleri ile gerek vergilendirme dönemi gerekse diğer vergilendirme esaslarının ne olacağı konusunda özel bir düzenleme getirilmiştir. Buna göre yıllara sari inşaat onarım işlerinde kazanç tespiti her yıl yapılmamakta, GVK�nın 42. maddesi gereği işin bittiği dönemde kazanç hesaplanarak o dönemin gelir-gider hesaplarına aktarılmaktadır. II. Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarma İşlerinin Kapsamı Bir inşaat ve onarma işinin 42�nci madde kapsamına girebilmesi için; İş, inşaat ve onarım işi olmalıdır.(5035 sayılı Kanunla 42�nci maddede yapılan değişiklikle dekapaj işleri de inşaat işi olarak kabul edilmiştir.) İnşaat ve onarım işi başkalarının hesabına ve taahhüde bağlı olarak yapılmalıdır. İnşaat ve onarım işi birden fazla takvim yılına sirayet etmelidir. Burada söz konusu olan dönem, 12 aylık takvim yılı değildir. Örneğin; bir inşaat ve onarma işi 15.11.2008 tarihinde başlayıp 15.07.2009 tarihinde tamamlansa, işin süresi 7 ay olmakla birlikte birden fazla takvim yılına sirayet ettiği için GVK�nın 42-44. maddelerindeki esaslara göre vergilendirilecektir. Aynı yıl içinde başlayıp biten işler bu kapsama girmeyecektir. Ø İşin başlama tarihi; yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri genelde taahhüt sözleşmesinin yapıldığı an olarak kabul edilir. Ancak bazı durumlarda sözleşme yapılmasına karşın işlere fiilen başlanmış olması durumu işe başlama tarihi olarak dikkate alınabilir. Ø İşin bitim tarihi; kar ve zararın belirlenmesi bakımından oldukça önemlidir. Zira, bu işlerin kesin kar veya zararı işin bitim yılında hesaplanacak ve bitim yılının kazancı olarak vergilendirilecektir. GVK�nın 44. maddesi uyarınca; inşaat ve onarma işlerinde işin bitim tarihi, geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarihtir. Örneğin 26.12.2007 tarihinde düzenlenen geçici kabul tutanağının idarece 16.01.2008 tarihinde onaylanması halinde söz konusu inşaat işi 16.01.2008 tarihinde bitmiş sayılacak ve bu inşaata kar veya zarar 2008 yılına ilişkin olduğundan, Mart 2009 yılı içinde beyan edilecektir. Yine aynı madde hükmü uyarınca; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilir. İşin fiilen tamamlanmasından, taahhüt edilenin karşı tarafın kullanımına hazır duruma getirilmesi ya da bırakılması anlaşılmalıdır. III. Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarma İşlerinde Dikkat Edilecek Hususlar 1. Gelir ve Kurumlar Vergisi Beyannamesinin Verilme Zamanı Gelir Vergisi Kanunu�nun 42 inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereği, bir yıldan fazla süren inşaat ve onarma işlerinde kesin kar veya zarar işin bitiminde belli olur. İşin bittiği yıl, inşaat ve onarma işinin kar veya zararı kesin olarak saptanır ve tümü o yılın geliri sayılır ve mezkur yıl beyannamesi ile beyan edilir. Mükellefler, Gelir Vergisi Kanunu�nun 42 inci maddesinin son fıkrası hükmü gereği, bir yıldan fazla süren inşaat ve onarma işlerine ilişkin beyannameyi, işlerin bittiği takvim yılını takip eden yılın Mart ayının 15 inci günü akşamına kadar vermesi gerekmektedir. Yıllara sari inşaat ve onarma işleri yürüten mükellefler, inşaat-onarım işi devam ettiği sürece kar veya zarar beyanında bulunmayacak olsalar dahi, Gelir Vergisi Kanunu�nun 85 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereği yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek durumundadırlar. 2. Geçici Vergi Gelir Vergisi Kanunu�nun 42 inci maddesine kapsamında değerlendirilen mükellefler, Gelir Vergisi Kanunu�nu mükerrer 120 inci maddesi hükmü gereği geçici vergi mükellefi değildir. Mükerrer 120 inci Maddenin ilgili fıkrasında �42. madde kapsamına giren kazançlar ile noterlik görevini ifa ile mükellef olanların bu işlerden sağladıkları kazançlar hariç) üzerinden, 103. maddede yer alan tarifenin ilk gelir dilimine uygulanan oranda geçici vergi öderler�.denilmektedir. 3. İşin Bitiminden Sonra Ortaya Çıkan Giderler Ve Hasılat GVK�nın 44. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca,� Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınır.� denilmektedir. 4. Müşterek Genel Giderlerin Dağıtılması Gelir Vergisi Kanunu�nun 42 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereği, yıllara sari inşaat ve onarım işi yapan mükellefler, bu kapsamdaki her inşaat işine ait kayıtlarını ayrı bir deftere veya tutmakta oldukları defterlerin ayrı sayfalarında göstermek ve kar ve zararlarını ayrı ayrı saptamak zorundadırlar. Hangi işle olduğu belirlenemeyen veya bütün işler için yapılan giderler ortak genel gider olarak kabul edilip yapılan işlere dağıtılır. Yapılan inşaat işinin herhangi birinin bitmemiş olması, inşaat ve onarım işine genel giderden pay verilmesine engel teşkil etmez. Hangi işe ait oldu belli olan giderler dağıtıma tabi tutulmadan doğrudan ilgili olduğu işe ait hesaplara yazılır. Gelir Vergisi Kanunu�nun 43 üncü maddesi hükmü gereği müşterek giderlerin, �1. (5024 Sayılı Kanunun 7'inci maddesiyle değişen bent: Yürürlük;01.01.2004) Yıl içinde birden fazla inşaat ve onarma işinin birlikte yapılması halinde, her yıla ait müşterek genel giderler bu işlere ait harcamaların (enflasyon düzeltmesi yapılan dönemlerde düzeltilmiş tutarlarının) enflasyon düzeltmesine tâbi tutulmuş tutarlarının birbirine olan nispeti dahilinde;(*) 2. (5024 Sayılı Kanunun 7'inci maddesiyle değişen bent: Yürürlük;01.01.2004) Yıl içinde tek veya birden fazla inşaat ve onarma işinin bu madde şümulüne girmeyen işlerle birlikte yapılması halinde, her yıla ait müşterek genel giderler, bu işlere ait harcamalar ile diğer işlere ait satış ve hasılat tutarlarının (enflasyon düzeltmesi yapılan dönemlerde bunların düzeltilmiş tutarlarının) birbirine olan nispeti dahilinde;(**) 3. Birden fazla inşaat ve onarma işlerinde veya bu işlerle sair işlerde müştereken kullanılan tesisat, makina ve ulaştırma vasıtalarının amortismanları, bunların her işte kullanıldıkları gün sayısına göre. � dağıtılacağı belirtilmiştir. 5. Defter ve Belge Düzeni Gelir Vergisi Kanunu�nun 42 inci fıkrası hükmü gereği, mükellefler bu madde kapsamına giren hallerde her inşaat ve onarma işinin hasılat ve giderlerini ayrı bir defterde veya tutmakta oldukları defterlerin ayrı sayfalarında göstermeleri gerekmektedir. 6. Vergi Tevkifatı Gelir Vergisi Kanunu�nun 94 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası gereği, 42 inci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden,%3 vergi kesintisi yapılacağı belirtilmiştir. Kesinti suretiyle mükelleflerce ödenen bu vergiler, işin bitimi sırasında beyan edilen gelir üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilmektedir. 7. İnşaat İşi Dışında Elde Edilen Arızi Gelirler Yıllara sari inşaat ve onarım işleri dışında, işin devam ettiği süreçte bu işler dışında arızi kar veya zararlar da ortaya çıkabilmektedir. Bunlar özellikle inşaat işi nedeniyle alınan istihkakların bankaya yatırılması sonucu tahakkuk eden faizler ile kur farkı gelirleri, alınan tazminatlar, satıcılar ve finans kurumları ile olan borç ve alacak ilişkilerinden, iş makinelerinin satışından veya kiraya verilmesinden veyahut hurda satışlarından kaynaklanmaktadır. Vergi idaresinin görüşü, işin bitiminin beklenmeden, mükelleflerin belirtilen gelir unsurlarını faaliyet dışı bir gelir olarak cari yıl kâr-zararının tespitinde dikkate almaları ve beyan etmeleri gerektiği yönündedir. Ancak Danıştay�ın bu konuda aksi yönde verilmiş kararları da mevcuttur.(Danıştay Dördüncü Daire Karar Yılı 1994/3495 Esas Yılı 1994/581) IV. Sonuç Vergi sisteminde bazı inşaat ve onarım işleri ayrı bir vergileme rejimine tabi tutulmuştur. Bazı kolaylıklar içeren bu işlerin Gelir Vergisi Kanunu 42. maddesi kapsamında yıllara sari inşaat ve onarım işi olarak değerlendirilebilmesi için işin inşaat ve onarım işi, taahhüde bağlı ve yıllara sari olması gerekmektedir. Görüleceği üzere, bir yıldan fazla süren inşaat ve onarım işinin sürdüğü yıllara ilişkin kar veya zarar, işin bittiği yılın karı veya zararı sayılarak vergilendirilmektedir. YARARLANILAN KAYNAKLAR -193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu, -163 ve 169 no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğleri, -E-Yaklaşım, Aralık/2007 Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarma İşlerinde Dönem Sonu İşlemler ,Özkan ATİLA Hesap Uzmanı -E-Yaklaşım Mayıs/2008 Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarma İşlerinin Vergilendirilmesi,Mehmet Tahir UFUK Baş Hesap Uzmanı, - E-Yaklaşım Eylül/2008 Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım İşlerinde Ortak Giderlerin Dağıtılması, Ömer KÖSE Muhasebat Kontrolörü, -Vergi Dünyası Aralık/2003 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşlerinde Vergilendirme, S.Sabit DURLANIK Baş Hesap Uzmanı, -Vergi Dünyası Kasım/1987 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşlerinde Vergileme, Musa Örmeci Baş Hesap Uzmanı, -Vergi Dünyası Mayıs/1998 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarma İşlerinde Vergileme ve Özellik Arzeden Durumlar, Ömer Kaya ve Birgül GEDİK Hesap Uzman Yardımcısı, -Beyanname Düzenleme Kılavuzu(2008). -Danıştay Kararları.